Amerika hapşırırsa, dünya zatürre olur. ABD’nin dünya üzerindeki etkisinin şiddetini belirten bu önerme ne kadar eskide kaldı, eskide mi kaldı, birkaç haftaya iyice anlarız. Trump’ın Gazze’ye yönelik çılgın planını hayata geçirebilme kudreti, bunu gözler önüne serecektir. Ama eski gücü olmasa bile Trump’ın ilginç çıkışları, ABD’yi kesinlikle seyirlik bir ülke olarak sürekli gündemde tutacağa benziyor. Mesela en son İngiliz Kraliyet Ailesi’nin gözden düşmüş prensi Harry‘nin eşi Megan’ı, “O, korkunç biri” diyerek diline doladı. Kendini tutamadı Harry’yi de sınır dışı (şimdilik) etmeyeceğini filan söyledi. Oysa uzaktan izlediğimiz kadarıyla Trump’ın oldukça büyük, başka sorunları var. Başında bulunduğu DOGE (Hükümet Verimliliği Departmanı) bünyesinde yaptıklarıyla tartışmaların odağında olan Elon Musk gibi. Kamuda verimlilikle, bütçede 2 trilyondan, 6.7 trilyon dolara varan tasarruf sağlayacak, devasa bir işten çıkarma planına hazırlanan Musk’a yönelik tepkiler artıyor. İşin içine bir de Musk’ın, DOGE bahanesiyle eriştiği ABD Hazine Bakanlığı verilerini çeşitli kişilerle paylaştığı bilgileri de eklenince ortalık iyice karıştı. O kadar ki Hazine Bakanlığı acil bir talimatla Musk gibi siyasi atanmışların ve ekiplerinin bakanlığın hassas verilerine erişimini kısıtladı. Oysa Musk’ın yapmaya çalıştığı sadece ABD hükümetinin kime, ne kadar maaş ödediğini bulmaktı. Ya da en azından görünen mesele insan kaynaklarıydı. Bütün bunları takip ederken ister istemez aklım Cumhurbaşkanlığı İnsan Kaynakları Ofisi‘nin geliştirdiği dijital programlara gitti. Son buluşmamızda Başkan Prof. Dr. Salim Atay‘dan Türkiye tarihinde ilk kez insan kaynağı envanteri çıkarıldığını öğrenmiştim. CB İnsan Kaynakları Ofisi bünyesinde geliştirilen yerli bir yazılımla kamuda ve özel sektörde çalışanların hepsi bir programda toplandı. Bunun için 5 milyar satır veri, 60 bin satır kod yazılarak birbiriyle konuşturuldu. Yani şu an Türkiye, Elon Musk’ın aradığı gibi bir veriye ihtiyaç duysa bunu tek tuşla bulabiliyor. Kamuda verimlilik konusuna da el atıldı. Türkiye’nin Stratejik İnsan Kaynakları Planlaması kapsamında çıkarılan bu envanterin ardından ILO’nun yıllar önce oluşturduğu meslek kodları (ISCO kodları) Türkiye’ye uygun olarak yeniden tanımlandı. Kamudaki tüm süreçlerin iş analizleri yapıldı. 40 binin üzerinde tanımlama ortaya çıktı. Yapılan güncellemeler sonucunda bazı unvanlar ortadan kalktı ve2 binin üzerindeki farklı kadro tanımı 455’e düştü. Baktığınızda bütün bunlar tam da ABD’nin bu aralar aradığı kamuda verimlilik için gerekli adımlar demek. Bu yüzden olsa gerek CB İnsan Kaynakları Ofisi’nin kurulduğu 2018’den bu yana geliştirdiği 35 dijital ürün ve program daha şimdiden dünyadan ilgi görmeye başladı. Kimileri bu dijital ürünleri satın almaya talipken kimileri de iş birliği arayışında. Duyduğuma göre CB İnsan Kaynakları Ofisi, Türk Cumhuriyetlerinden, Endonezya ve Malezya gibi ülkelerden gelen heyetleri Çankaya’daki genel merkezde ağırlamaya başlamış bile. ABD’de işler daha da sarpa sararsa bakarsınız Elon Musk bir de Çankaya’ya ziyarete gelir, kim bilir?
.